Bir süredir böyle bir konu yazmak istiyordum, hayatta insanın başına gelen şeyleri bir süre sonra özümsemesi ve mantıki bir çerçeve içerisinde yapılandırması sonrasında gerçekten her zaman kullanabileceği türden verilere dönüştürebilmesi muazzam bir olay.

Neyse lafı uzatmadan direk konuya gireyim. Mahkemelere sahte belge sunarsanız ne olur?

Öncelikle, mahkemeye sunduğunuz belgeler sahte ise, hatta bu belgeleri siz hazırlamışsanız. O mahkemeyi kaybettiğiniz anlamına gelir. Yani %100 haklı olsanız bile ilk aşamadaki davada %100 kaybettiniz demektir. Biliyorsunuz dava sürecinde yazılan cevap dilekçeleri , dava dilekçeleri için bazı düzeltme limitileri var. İşte bu limitler dolduğunda orada ne yazıyorsa o kabul edilir. Ve eğer oraya sunduğunuz belgeler, yani deliller sahte ise yandınız.

Genel anlamda üst mahkemelerde biraz şansınız olsa da, o davayı kaybettik gözü ile bakabilirsiniz.

---

Bu nedenle mahkemeye delil sunarken elde ettiğiniz verilerin sorgulamasını yapın. Size birisi bir belge vermiş olabilir. Babanız vefatında kasasında bir kağıt bırakmış olabilir. Ama bunların gerçek olduğunu size kim söyledi? İşte burada yapacağınız o büyük yanlış belki de davalı olarak yırtabileceğiniz bir davada direk yenilgiye yol açabilir. Veya tamamen haklı olduğunuz davacı olduğunuz davanın daha ilk duruşmada bitmesine neden olabilir. Üstünüze kalan avukat masrafları da cabası...

Dahası hakimin gözünde ciddi bir kayıp yaşarken kendinizi sahtecilikten ağır cezada da bulabilirsiniz.

Benim tanıdığım hakimlerin büyük bir çoğunluğu kararını ön inceleme duruşması sonrası yapılan ilk iki duruşmada vermiş oluyor. Yani oradaki kararı değiştirmek çok mümkün olmasa da ciddi bir efor ile belki karar değişebilir. Fakat eğer siz bu aşamaya sahte belge ile geldiyseniz yandınız da yandınız.

Avukatlar ne güne duruyor diyebilirsiniz. Kardeşim avukata ne anlatırsanız o onu kendi anladığı şekli ile yazar. Ortaya çıkan sıkıntıda ona birşey olmaz. Size olan olur. Yani sahte belge avukat tarafından hazırlanmış olsa bile sorumlusu müvekkil olarak sizdedir.

Mahkemede avukat kullanmak zorunlu değildir, fakat kullanıyorsanız mahkemeye sunulan belgeleri kontrol etmek ile yükümlüsünüz. Çünkü kontrol etmezseniz 1990 yılı 1999 yılı olarak, anneniz babanız olarak kayıtlara girebilir. Sırf bu gerekçeler ile zaman aşımı, yetkisizlik gibi kararlar ile karşılabilirsiniz.

Sonuç olarak illa takip, ha avukat tutmak istemiyorsanız kendiniz de davanızı yönetebilirsiniz.

Şimdilik hoşçakalın!